Kısaca kendiniz, bugüne kadarki kariyeriniz ve çalışmalarınızdan söz eder misiniz?

Ben Yelda Okşak. SolonPort Bilgisayar Yazılım Hizmetleri AŞ’nin ortaklarından biriyim ve halen Finans Direktörü olarak kariyerime devam etmekteyim. Evliyim ve üniversiteye giden 2 çocuğum var. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesini bitirdim ve o yıllarda bile iyi bir yönetici nasıl olunur diye düşünmeye başladım. Sanırım bu istek ailemin de ticaretle uğraşmasından kaynaklanıyor. İlk iş hayatıma başladığım yıllarda, iyi bir yöneticinin teknik konulardaki yeterliliğinin yanı sıra, finansal konularda da iyi olması gerektiğine karar verdim ve bu niteliklerdeki kariyer fırsatlarını araştırdım. İlk iş yerimde güncel hayattaki muhasebe uygulamalarını öğrendim. Sonrasında yazılım teknolojileri ve finans uygulamalarını öğrendim ve öğretmeye başladım. Öğretirken, daha da çok şey öğrendim ve sonra çalıştığım yazılım firmasında ortak olarak şirketin finansal işlerinden sorumlu oldum. Bunun dışında iş geliştirme, uluslararası pazarlama gibi konularda da yönetimsel stratejilere katkıda bulunuyorum.

Entertech bünyesinde yürüttüğünüz çalışmaların detayları nelerdir? Hangi projeler üzerinde çalışıyorsunuz?

SolonPort olarak, Türkiye’nin ilk liman Otomasyon projesini geliştiren firmasıyız ve halen de pazar lideriyiz. Entertech bünyesine katılmamızın en büyük nedeni Ar-Ge çalışmalarına SolonPort olarak verdiğimiz önemdir. Entertech bünyesinde geliştirdiğimiz ilk Ar-Ge projemiz, Otomatik Kapı Geçiş Sistemleri projesiydi. Bu projeyi başarı ile tamamladık ve birkaç limanımızda aktif hale getirdik. SolonPort Otomatik Kapı Geçiş sistemleri projesi bizim için başarı olduğu kadar, aynı zamanda ithalat gereksinimini ortadan kaldıran, yerli sermayeli bir proje olması açısından da, ülkemiz için önemlidir. Sonraki projemiz SolonPort Veri Toplama ve Yorumlama Projesiydi. Bu proje de Ar-Ge sürecini kısa bir sürede tamamladıktan sonra çok talep gördü ve şu anda tüm limanlarımızda kullanılan, hatta limanların paydaşları tarafından daha çok kullanılan mobil bir platform haline geldi. Bu proje gümrükten, bakanlıklara, acentelere liman müşterilerine ve onlarca farklı birime bilgi sunan bir SolonPort EKO SISTEM”e dönüştü. Şu anda üzerinde çalıştığımız proje, daha innovatif ve daha teknolojik bir ürün: SolonPort 3D Mobil bir uygulama. Bu üründe yüksek performansta veri görselleştirmeyi başardık. Şu an sektörümüzde, aynı özelliklerle, aynı performansta dünyada bile bir çözüm yok. Hatta kullanıcılarımız; “limanlarını ceplerinde bile taşıyabildiklerini“ söylüyorlar ki; bir yazılım firmasını daha fazla ne mutlu edebilir?

Bir kadın olarak girişimci olma konusunda ne tür tavsiyeler verirsiniz? Sizce girişimcilerin nelere dikkat etmeleri gerekiyor?

Öncelikle kadın olarak biz, doğal olarak girişimcilik özelliklerine sahibiz. Demek istediğim şu ki, girişimcilik ruhu zaten doğamızda var. Tek konu girişimci olmak isteyip istemediğimize karar vermek. Faydalı bir şeyler üretmek, insanlara yardım etmek, bu dünyada yapabileceğiniz en güzel şey ve size de dönüşü, insanı insan yapan en temel unsur bence. İşte bu nedenle, üretime katılın. Üretmek için bir teknoloji firması kurmaya gerek yok. Dantel yaparak da girişimci olunur, mühendis olunarak da. Sadece yapmaya karar verin, başarısızlıktan korkmayın ve elbette ki çalışın. Bu size ekonomik bağımsızlık, hayattaki duruşunuz ve en önemlisi bir birey olma farkındalığı getirecektir.

Türkiye’de bir kadının girişimci olmasının önündeki en büyük zorluklar nelerdir?

Aslında, bu konu hakkında çok da fazla söyleyecek bir şey bulamadım. Çünkü 25 yıllık kariyerimde, çok fazla kadın olduğum için cinsiyet ayırımcılığı gibi durumlarla karşılaşmadım. Ama benim şanslı olmanın öncelikle nedeni, ailem. Çünkü bir kadın olarak; eğitimden kariyer seçimime, evliliğime kadar her konuda desteklendim. Asla bana sen bir kadınsın bunu yapamazsın denmedi. Sanırım bu bilinçle yetiştirildiğim için, iş hayatında çalıştığım insanlarında bana, bu bilinçle bakmasını otomatik olarak sağlamış oldum. Bir konu var tabii.. Girişimci olan kadının, iş hayatındaki karşılaşabileceği en büyük durum annelik. Bu bazen ikilem yaratabiliyor. Çocuklarınız ve iş sorumluluklarınız bir araya gelince, ister istemez tercih yapmak zorunda kalabildiğiniz anlar oluyor. Bu benim en büyük zorluğum oldu açıkçası ama…Burada da aileniz ve eşinizin desteği çok önemli. Bunları sağlayabilirseniz; mutlaka bir çözüm buluyorsunuz.

Bir kadın girişimci olarak Entertech bünyesinde çalışmanın ne tür avantajlarını gördünüz?

Entertech bünyesinde olmak keyifli ve daha önemlisi huzurlu. Herkesle iyi ilişkiler kurabiliyorsunuz. Güvenli ve düzenli bir ortam. Beklenmedik olumsuz süprizlerle karşılaşmıyorsunuz. Ayrıca Entertech yönetimi ve ekibi de samimi ve destekleyici. İhtiyacınız olduğunda çözüm üretiyor ve düzenledikleri eğitimlerle de sizi geliştiriyor. Tüm bunlar, sizin işinize konsantre olmanızı ve iyi işler yapmanızı sağlıyor ki; tüm bu bileşenler üretken ve verimli iş hayatı için gerçekten çok önemli.